Sabah yazarına tazminat ödeyen CHP'li Eren Erdem: Kararı veren hakimlerle ilgili suç duyurusunda bulunacağız

Sabah+yazar%C4%B1na+tazminat+%C3%B6deyen+CHP%E2%80%99li+Eren+Erdem:+Karar%C4%B1+veren+hakimlerle+ilgili+su%C3%A7+duyurusunda+bulunaca%C4%9F%C4%B1z
ABONE OL

CHP PM Üyesi Eren Erdem, beraat ettiği tazminat davasında 'itiraz yolunu' kapatarak kendisini tazminata mahkum eden Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi hakimlerini avukatı aracılığıyla HSK'ya şikayet edeceğini açıkladı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi Üyesi (PM) Eren Erdem, Sabah gazetesi köşe yazarı Ersin Ramoğlu hakkında kendisine hakaret ettiği iddiasıyla açtığı 3 kuruşluk tazminat davasını kazanmıştı. Davayı kazanmasının ardından Twitter hesabından paylaşımda bulunan Erdem, "Mahkeme tam değerinize göre tazminata hükmetti. Siz gazeteci değilsiniz. 3 kuruşluk tazminatı, patronunuza bağışlıyorum! Hukuk ilk defa tecelli etti! Sabah Gazetesi denilen saray lögarı; şahsıma hakaretleri nedeniyle "kişiliği" değerinde 3 kuruşa mahkum oldu... Bugün sizden kazandığım 3 kuruşluk tazminatı size bağışlıyorum. 3 kuruşluksunuz! Bu tescil size yeter... Şaşkınım. İlk defa tazminat kazandım! Ama çok güzel bir tazminat! Bir sabah yazarından 3 kuruşluk tazminat kazandım. 3 kuruşluk birinden!" ifadelerini kullanmıştı.

Ramoğlu ise bu paylaşımların ardından Erdem'e yönelik 50 bin liralık manevi tazminat davası açmış, ancak İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi hakimi davayı reddetmişti. İtiraz hakkını kullanan Ramoğlu, kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi hakimleri Ersin Ramoğlu'nu haklı bularak, Eren Erdem'i 20 bin liralık manevi tazminat ödemeye mahkum etti.

Tazminatı Ramoğlu'na ödeyen Erdem, Medyakoridoru'na yaptığı açıklamada, İstinaf Mahkemesi'nin 'itiraz yolunu' kapatarak kararı hukuka aykırı bir şekilde aldığına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

"UZUN ZAMANDIR HELAL PARA GÖRMEMİŞ KİŞİLERİN BÖYLE TAZMİNATLAR KAZANMASI DEĞERLİ"

"Sabah gazetesi köşe yazarı Ersin Ramoğlu'na, geçmişte bana hakaret ettiği için açtığım 3 kuruşluk tazminat davasını kazanmıştım. Ardından da davayı kazandığımı belirten bir tweet atmıştım. İçinde onların hakaret olarak değerlendirdiği ifadeler olmuş. Ben eleştiri maksadıyla o ifadeleri kullanmıştım. Dava açmışlar, ilk derece mahkemede takip ettik ve tarafımıza bir beraat kararı verildi. Daha sonra doğal hakları olarak istinaf mahkemesine başvurmuşlar. İstinaf mahkemesi normal şartlarda aşağıdan gelen bir kararı değiştirdiğinde itiraz yolu açmak zorundadır. Çünkü sıfırdan yargılama yapmış gibi değerlendirilir. Bizim itiraz yolumuzu kapatarak, bir tazminat cezası çıkartmış. Ben tazminatı ödedim. Umuyorum bu karar neticesinde aldıkları tazminat kendilerine layık olur. Çünkü tamamen alın terimden oluşan bir tazminattır. Uzun zamandır helal para görmemiş kişilerin böyle tazminatlar kazanması değerli. Hayatlarına en azından şifa niyetine girdilerin olmasına yol açar.

"KARARI VEREN HAKİMLER HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ"

Maalesef Sabah gazetesinin yargı trollüğünü üstlenmiş bir bölge adliye mahkemesi kararıyla karşı karşıya kaldık. Sen kalkıyorsun yerel mahkemenin kararını bozuyorsun, bozabilirsin, çok normaldir. Fakat sen bozup bir karar veriyorsun. İlk derece mahkemesi gibi duruşma açmadan karar veriyorsun ve kararı kesinleştiriyorsun. Yani sıfırdan karar vererek ve kararı kesinleştirerek aslında buna itiraz hakkımı usülen engelliyorsun. Dolayısıyla burada bir açık hukuksuzlukla karşı karşıya kaldık. Bu yaşananların hiçbirisi unutulacak şeyler değil. Ben tabii ki buradaki manevi tazminat bedeli üzerinden konuşmuyorum. Alınmış olan kararın alınma şekli üzerinden konuşuyorum. Ben CHP'li Eren Erdem olduğum, onlar da Sabah gazetesi olduğu için böyle bir karar verilmiştir. İki mahkeme arasındaki gerekçe farklılıklarına baktığımız zaman, zaten başlı başına bir problem. Bir tarafta beraat, diğer tarafta ceza. Üstelik en üst düzeyde tazminatla ceza. Takipçisi olacağız. Bu hususta avukatımız aracılığıyla HSK'ya şikayette bulunacağız ve bu kararı veren hakimlerle ilgili de suç duyurusunda bulunacağız. Bu kişiler yargıda olduğu sürece de böyle siyasi kararların verilmesi olası. Türk yargısının bağımsızlaşması için üstümüze düşen bütün görevleri de iktidara gelir gelmez yapacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın isterim." 

twitter takip