Çukur'un Nehir'i Hazal Subaşı Medyakoridoru'na konuştu: 'Hayranlıkla takip ettiğim dizinin kadrosuna girdim'

ABONE OL 'Adını Sen Koy' adlı günlük dizide canlandırdığı Zehra karakteriyle izleyicinin dikkatini çekti. 365 bölüm yer aldığı projeden ayrıldıktan sonra ise 'Bir Umut Yeter' dizisinde boy gösterdi. Bu dizi kısa sürdü ama şansı yaver gitti ve Nazan Kesal, Ahmet Mümtaz Taylan gibi ustaların da yer aldığı 'Halka' dizisinde bir polise hayat verdi. 1 sezon süren 'Halka' dizisinin ardında ise her bölümünü kaçırmadan izlediği 'Çukur' dizisinin kadrosuna katıldı. Çukur’da her ne kadar şuana kadar işlenmese de Nehir adlı farklı yönleri ve derinliği olan bir karakteri canlandırıyor. Hazal Subaşı, Nehir'i özgür, bağımsız ve güçlü olarak tanımlıyor. İşte, Hazal Subaşı ile yaptığımız röportaj! Oyunculuğa başlama serüvenini bizimle paylaşır mısın? Oyunculuktan önce 11 yıl boyunca  voleybol oynadım. İzmir’de birçok kulüpte oynadım. Daha sonra boyum kısa olduğu için bıraktım. Benden kötü oynayanları bir üst gruba geçirdiler. Ben kalınca voleybola küstüm ve bıraktım. Bir daha da oynamadım. Daha sonra üniversite hazırlık okurken yarışmalara katıldım. Ondan sonra audition’lara katıldım, işte deneme çekimleri filan derken kendimi dizi sektöründe buldum. Adını Sen Koy adlı günlük dizinin kadrosuna seçilince İstanbul’a taşındım. Adını Sen Koy dizisinden önce  herhangi bir oyunculuk eğitimi aldın mı? Yoksa içimde var deyip projeye mi direkt başladın? Doğrusunu söylemek gerekirse 'Adını Sen Koy' dizisinden önce hiçbir deneyimim yoktu. Zaten reklamcılık okuyordum, çok da severek okuyordum bölümü. O yüzden ben set arkası ve defile arkasında çalışmak istiyordum. Daha işin sanat kısmı ve reji tarafında olmayı hedefliyordum. Ama tabi ki, hayatın akışına göre gitmek lazım. Hayat beni oyunculuğa doğru itti. Şuan çok mutluyum oyunculuk yaptığım için... Adını Sen Koy  2 yıl sürmüştü. Toplam 365 bölüm insanların evine misafir oldun. Ciddi bir fan kitlesi oluştu diziyle beraber. Sonrasında ise TRT ekranlarında yayınlanan Halka dizisinde rol aldın. Dizide Ahmet Mümtaz Taylan, Nazan Kesal gibi ustalar yer alıyordu. O dizinin teklifi nasıl geldi? Adını Sen Koy dizisinden hemen sonra Bir Umut Yeter dizisinde yer aldım. O dizi fazla uzun sürmedi. Reytingler düşük olunca 6 bölüm sonra yayından kalktı. Ama çok tatlı bir işti. Bir Umut Yeter’den hemen sonra ise Halka dizisiyle görüşmeye başladık. Halka çok güzel bir işti ve gerçekten mükemmel bir kadrosu vardı. Bütün sahnelerim Ahmet Mümtaz Taylan’laydı.Ustalarla bir projede yer almak müthiş mutlu ediyordu beni… Halka projesi de 1 sezon sürdü. İşte şimdi de Çukur’dayım… Çukur projesine dahil olma sürecin nasıl oldu? Çukur'u izliyordum. 2 sezon boyunca müsait olduğum her hafta izliyordum. Sonra takip ettiğim ve sevdiğim bir projede yer almak nasip oldu. Oldukça mutluyum şu an... Çukur’da  en sevdiğin karakter hangisi?

Dizideki birçok karakteri seviyorum. Ama Selim karakterini daha fazla seviyorum. Karakteri çok derin buluyorum. Herkesten farklı bir hikayesi var.

İzmir’de uzun seneler yaşadıktan sonra İstanbul’a yerleşince en çok nelerini sevdin, nelerinden nefret ettin?

İstanbul’a ilk geldiğimde aşırı kalabalık geldi bana. İzmir’den sonra bunaldım. İnsanlar burada karınca ve böcek gibi geldi. Herkesin acelesi varmış gibi bir koşuşturma hali var. Ve bana çok saçma geldi. Çünkü İzmir daha rahat ve hani kimsenin bir acelesi yok... Tabi birde trafik çok feci… Onun hiç anlatmayayım… En sevdiğim yanı ise enerjisini çok sevdim.

Çukur’da oynadığın Nehir karakterine gelelim. 3 kelimeyle anlatsan neler söylersin Nehir hakkında? 

Özgür, bağımsız ve güçlü..

Hayatta yaşadığın en büyük pişmanlığın nedir? 

Hiç bir pişmanlığım yok.

Şu ana kadar Çukur’da oynadığın ve çok sevdiğin sahne hangisi?

Yamaç’la olan çatıdaki sahne… ‘Acından öptüm’ dediği kısım… Çok sevdiğim, oldukça derin bir söz değil mi?

En sevdiğin film hangisi?

Daha yeni izlediğim Fractured ve Parazit adlı filmler...

En son okuduğun kitap hangisi?

Engin Geçtan’ın 'İnsan Olmak' adlı kitabıydı.

Çukur setinde yaşadığın  ve unutamadığın bir anını bizimle paylaşır mısın?

Setimin ilk günü playback sahnesi vardı. O benim ilk sahnem ve ilk sete gidişimdi. Zaten oldukça stresliydim. Kameralar arkamdayken ben ayaklı mikrofona doğru bir adım attım. Şarkıya giriyordum yani ben öyle düşünmüştüm. Ama adımımı boşluğa attım ve o platformdan uçtum… Platformdan düşmedim resmen uçtum. Çok korkmuştum. Öyle güzel bir anı oldu işte. (Gülüyor)

İzleyiciler oldukça merak ediyor. Yamaç, Nehir’e aşık olacak mı?

No spoiler diyor ve buradan Gökhan Horzum’a selam gönderiyorum.

Sosyal medyada gündem olan bir sahneniz daha var. Sahnede Aras Bulut İynemli ile erik dalı oynadınız. Bunun öncesi ve sonrasını bize anlatır mısın?

Sadece erik dalı değil, şimdi senaryoyu okuyorum kocaman bir mizansen var ve asla laf yok işte. Bale, erik dalı ve rocknroll vardı. Öncesinde, dizinin hem oyuncusu hem de aksiyon yönetmeni Uğur Yıldıran bizi çalıştırdı... Koreografi yaptık. 2 gün birlikte çalıştık. Ben evde de kendi kedime iyice çalışmıştım. Ama erik dalına hiç çalışamadık. Tabi ben sete gelmeden bol bol erik dalı videolarını izleyerek hazırlandım. Sete geldik karavanda erik dalını açtık Aras’la birlikte oynadık. Daha sonra sahneye girdik ve çektik. Yorulduk ama oldukça eğlendik.

Erik Dalı mı yoksa zeybek mi?

İzmirli olduğum için tabi ki zeybek cevabını vereceğim.

Seni en çok ne motive eder?

Müzik,sinema, ve tiyatro