Defans ve Pump'tan çağrı: Müzik, sanatçı ve emekçileri birlikte hayatımıza geri dönmeli

Defans+ve+Pump%E2%80%99tan+%C3%A7a%C4%9Fr%C4%B1:+M%C3%BCzik,+sanat%C3%A7%C4%B1+ve+emek%C3%A7ileri+birlikte+hayat%C4%B1m%C4%B1za+geri+d%C3%B6nmeli
ABONE OL

16 aydır mesleğini icra edemeyene ve türlü zorluklarla mücadele eden müzisyenler, yetkililerin artık bir çözüm bulmasını istiyor.

Harun Karaburç

[email protected]

 

Haziran ayı boyunca uygulanacak olan kademeli normalleşme kararlarıyla birlikte yaklaşık 16 aydır normalleşemeyen müzik sektörü yine kaderine terk edildi. Canlı performans yapılan mekanlar açılamadığı ve sokağa çıkma yasakları saat 22:00'da başladığı için müzik emekçileri mesleklerini icra edemiyor ve maddi açıdan zorlu günler geçirmeye devam ediyor. 

Bu süreçte devletten tam anlamıyla maddi destek bulamayan müzisyenler, kademeli normalleşme döneminde mekanların kapanma saatlerinin saat 21:00'dan 24:00'a alınmasını talep ediyor. "Gözünü Yumma, Sahneye Sahip Çık" kampanyası ile alınan kararlara tepki gösteren müzisyenler, taleplerinin bir an önce karşılanmasını bekliyor.

Medyakoridoru olarak, zorlu günler geçiren müzisyenlerin taleplerini daha geniş kitlelere ulaştırmak için sayfalarımızın bir bölümünü müzik emekçilerine bırakıyoruz...

İlk konuklarımız, Defans grubunun vokalisti Burak Çakaloz ve Pump grubu üyeleri...

 

*Burak Çakaloz - Defans

 

BURAK ÇAKALOZ: "SES ÇIKARMAZ İSE YOKSUN" GİBİ BİR DURUMA DÜŞTÜK

"Kademeli normalleşme sürecinde kültür-sanat faaliyetleri ile ilgili düzenlemelerin göz ardı edilmesini anlamak mümkün değil. Kalabalık ortamların risk oluşturduğu gerçeği var evet ancak düzenlemeler zaten bu tür ortamların ve faaliyet alanlarının durumunu düzenlemeye yönelik olmalı." ifadeleriyle sözlerine başlayan Burak Çakaloz, "Bu çalışanlar sadece sahne sanatçıları değil. Resmen yok sayılıyorlar ya da işgücünün farkında değiller." diyor.

Çakaloz, taleplerini ve görüşlerini şu sözlerle devam ettiriyor:

"Yüzde 50 kapasite ile konser ve diğer etkinliklerin düzenlenmesi gayet normal ve yerinde bir karar olur en azından normalleşme sürecinde. Bu sektörün de diğer hizmet sektörlerindeki düzenlemelere dahil edilmesi gerekli. Haziran ayı için herhangi bir karar alınmadı ancak kısa sürede bunun düzenleneceğini ve temmuz ayında hatta daha erken uygulanabileceğini düşünüyorum. Elbette bu konu hakkında sektör çalışanları ve destekçilerinin haklı tepkileri önemli olacaktır. Ses çıkarmaz isen yoksun gibi bir duruma düşmüş olmak da ayrı bir ayıp aslında.

Kademeli normalleşme ya da tamamen normalleşme için akılcı-bilimsel-uygulanabilir yöntemlerin acilen uygulanması gerekli. Sadece kültür-sanat faaliyetleri için değil insan gibi yaşama geri dönebilmemiz için. Müzik sektörü de bu normalleşme düzenlemeler kapsamında acilen ele alınmalı ve mağduriyetlerin devamı engellenmeli. yüzde 50 kapasite ile de olsa bu yaz nefes alıp dinleyicisi-izleyicisi ve sanatçı ve emekçileri ile birlikte yaşama dönmeliyiz."

 

PUMP: MÜZİK HAYATIMIZA GERİ DÖNMELİ

Mikrofonu uzattığımız Pump grubunun üyeleri ise müziğin hayatımıza bir an önce geri dönmesi gerektiği görüşünü savunmakta.

"Küresel devasa bir sektör pandemide çöktüğü dizlerinin üstünden kalkmaya başladı. Biz ise bu konuda geriden geliyoruz, hatta gelemiyoruz bile" diyerek söze başlayan Pump üyeleri, açıklamalrının devamında şu ifadeleri kullandı:

"Yurtdışında virüsün yayılmasının yavaşlatılması doğru orantılı olarak müzik ve eğlence sektöründe bir hareketlenme başladı. Ülkemizde çözümsüz değiliz sadece konunun gündemde kalması ve eyleme geçilmesi lazım.

Ülkemizin koşulları içerisinde bir çözüm bulunabilir aslında. En azından açık hava organizasyonları belirli kurallar dahilinde yapılabilir. Geçtiğimiz aylarda başka konularda kontrolsüz kapalı alan organizasyonları bile yapılmışken, açık havada kontrollü olarak sektörün çarklarının dönmesi ve rahatlaması sağlanabilir. Unutulmamalıki turizm sezonunun açılmasıyla birlikte eğlence sektörüne ülkemize gelen turistler de ihtiyaç duyuyor. Ne yapacağız, gelin dinlenin ama eğlenmeyin mi diyeceğiz?

Kovayla yangını söndüremeyeceğimize göre, bir defaya mahsus maddi desteklerle de müzisyenlerin derdine derman olunamaz. Kontrollü şekildemüziğin dinleyenleriyle buluşması, açık hava ve mekanların açık kısımlarını kullanabildiği yaz mevsiminin avantajlarının kullanılması lazım.
Unutulmaması gerekirki şuanki sıkıntıyı müziği sadece icra edenler yaşamıyor. Bu birbirini destekleyen, bütünleyen unsurlardan oluşan büyük bir eko-sistemden bahsediyoruz aslında. Müziğin türü ne olursa olsun hepsi bir çarkı döndürüyor, küçük çarklar da daha büyüklerini döndürüyor. Çarkların arasına giren engeller kaldırılmalı, çarklar dönmeye başlamalı. Çarklar dönüp değer yaratıldıkça endüstrinin kendine gelmesi ve kendi kendine ayakta durabilmesi sağlanacaktır. O nedenle, ruhlarımız artık bu gıdadan daha fazla mahrum kalmasın diye kurallı bir şekilde ve açık havada olacak şekilde müzik hayatımıza geri dönmeli."

twitter takip