Tutuklu gazetecilerin tahliye talebi reddedildi!

Tutuklu+gazetecilerin+tahliye+talebi+reddedildi%21;
ABONE OL

Libya'da hayatını kaybeden MİT mensubunu ifşa ettikleri gerekçesiyle tutuklu yargılanan gazeteciler Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç'ın tahliye talebini İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi 'delilleri yok etme ve kaçma şüphesi' gerekçeleriyle reddetti.

Bianet'in haberine göre; Libya’da öldürülen MİT mensubunun kimliğini ifşa etmekle suçlanarak tutuklanan gazeteciler OdaTv’den Barış Pehlivan ve Hülya Kılınç ile Yeniçağ yazarı Murat Ağırel’in tutukluluğuna yapılan itiraz delilleri yok etme ve kaçma şüphesi" gerekçeleriyle reddedildi.

İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi kararda “Tutuklu sanıklar Barış Pehlivan. Hülya Kılınç ve Murat Ağırel'in üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren Açık Kaynak Araştırma Raporları, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının suç duyurusu yazıları, tanık beyanları gibi somut delillerin varlığı, sanıkların delilleri yok etme, kaçma ve saklanma girişiminde bulunma ihtimalleri göz önüne alındığında, adli kontrol tedbiri ile yeterli ve etkili hukuksal denetim sağlanamayacak olduğu kanaatine varılarak sanıkların tutukluluk hallerinin ayrı ayrı devamına oybirliği ile karar verilmiştir” ifadelerine yer verdi.

Ersöz: AYM harekete geçmeli

Kararın fotoğrafını paylaşan gazetecilerin avukatlarından Hüseyin Ersöz Anayasa Mahkemesi'ne çağrıda bulunarak, başvuruların bir an önce incelenmesini istedi.

Ersöz, açıklamasında "kaçma ihtimalinden" bahsedilmesinin ciddiye alınacak bir yanı olmadığını belirterek, "Tüm tanıklar dinlendi. Tanıkların hiçbirisi aleyhlerine bir beyanda bulunmadı. Kararda yazan ‘delil karartma ihtimali’ de soyut bir varsayımdan ibaret!" dedi.

Ersöz’ün açıklaması şöyle:

"Dün yapılan tutukluluk incelemesinde gazeteciler Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç’ın hukuka aykırı olarak tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Karara gerekçe olarak yazılanlar ise somutlaştırılamayan genel ve kalıp değerlendirmelerden ibaret!

“Kararda yazan ‘MİT Suç Duyurusu’ 1,5 sayfa ve Barış Pehlivan’ın ismi dahi geçmiyor. Tutuklanacaklarını bile bile kendileri adliyeye gelen Barış Pehlivan ve Murat Ağırel’in ‘kaçma ihtimalinden’ bahsedilmesinin ise ciddiye alınacak bir yanı yok!

“3 satır haber ve tweetlerle suçlanan gazeteciler hakkında toplanacak delil kalmadı; tüm tanıklar dinlendi. Tanıkların hiçbirisi aleyhlerine bir beyanda bulunmadı. Kararda yazan ‘delil karartma ihtimali’ de soyut bir varsayımdan ibaret!

“Gazetecilerin haksız şekilde tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi sadece Özgürlük Hakkı’nın değil aynı zamanda İfade Hürriyeti ve Basın Özgürlüğü’nün de ağır bir ihlali! Bu durum karşısında Anayasa Mahkemesi önünde bekleyen başvurularımızın öncelikle incelenmesi gerekiyor."

RSF: Düşman hukuku bitmeli

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü(RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da Twitter'dan yaptığı paylaşımda mahkemenin kararına tepki göstererek "Basmakalıp ‘gerekçe’lerle gazetecilerin mahpusluğu gibi bir skandal, adalet bakanlığını endişelendirmeli! Düşman hukuku bitmeli" dedi.

twitter takip