Milletin Sesi mitinginde konuşan Kılıçdaroğlu: Az kaldı, finale yaklaşıyoruz

Milletin+Sesi+mitinginde+konu%C5%9Fan+K%C4%B1l%C4%B1%C3%A7daro%C4%9Flu:+Az+kald%C4%B1,+finale+yakla%C5%9F%C4%B1yoruz
ABONE OL

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP), İstanbul Maltepe'de düzenlediği mitingde konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 'İyi insan olmayı zayıflık olarak gösterenler, bir yüzükle yola çıkanlar, bugün milletin celladı haline geldi' dedi.

POLİTİKA KORİDORU

 

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP), Bursa'da düzenlenmesi planlanan "Milletin Sesi" mitingi, Yargıtay'ın CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'yla ilgili verdiği hapis cezasının ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu tarafından ani bir kararla İstanbul'a alınmıştı. 21 Mayıs (dün) İstanbul Maltepe'de gerçkeleştirilen ve 600 binin üzerinde yurttaşın katıldığı mitingde konuşan Kılıçdaroğlu net konuştu: “Haramilerin saltanatı yıkılıyor. Kadın cinayetleri, işçi cinayetleri, siyasetçilere suikast hazırlıkları. Kullanışlı aparatlarla kavga edeceğiz ve kazanacağız.”

Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği ve alanı erken saatlerde doldurmaya başladığı mitingte; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İzmir belediye Başkanı Tunç Soyer'in de aralarında bulunduğu CHP'li büyükşehir belediye başkanları, İstanbul ilçe belediye başkanları, Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri, Parti Meclisi üyeleri, milletvekilleri ve genel başkan yardımcıları alkışlarla birer birer sahneye çıktılar. İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise alkışlarla kürsüye davet edildi. Mitingi, 400'e yakın yerli ve yabancı basın mensubu takip etti.

Gezi’de hayatını kaybedenlerin ve Gezi Davası’nda ceza alanların aileleri kürsüye davet edildiğinde alanda büyük bir alkış tufanı yaşandı. 18 yıl ceza alan Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Kahraman aileler adına bir konuşma yaptı.

GEZİ DAVASINDA TUTUKLANANLARIN AİLELERİ SAHNEYE ÇIKTI

Konuşması sık sık ‘‘Her yer Taksim, her yer direniş’’ sloganıyla kesilen Kahraman, şöyle dedi: "Dostlar burada bulunan yüz binlerin çok daha öncesinde, milyonlarca insanımız hayat verdiği büyük Gezi ailesinin değerli üyeleri. Baskıya, zulme, yağmaya, talana, memleketin bir istibdat düzeniyle yönetilmesine karşı bugün burada toplanan bu güzel kalabalığı Gezi Direnişi’nde aramızdan aldıkları canlarımızın aileleri ve şu anda koğuşlarında büyük bir heyecanla izlediklerinden emin olduğumuz Gezi Davası tutuklarının aileleri olarak selamlıyoruz. Merhaba gücünü özgürlük ve eşitlikten alan, dayanışmayı büyüttüğümüz, ama en çok da umudumuzu geleceğe taşımamıza vesile olan Gezi Direnişi’nin adalet talebini bugün bir kez daha bu meydana taşıyarak, demokrasiye güç veren herkese merhaba. Bu adalet talebi gelecek güzel günler içindir, kentlerimizin yağmalanmadığı, kamu kaynaklarımızın yok edilmediği, derelerimizin özgür aktığı geleceğimiz içindir. Bu adalet talebi yargının bağımsız olduğu, yaşama sahip çıkanların duyulduğu, mesleklerin gereğini yapan hak savunucularının tutsak edilmediği bir ülke içindir. Bu adalet talebi Ethem’in, Ali İsmail’in, Medeni’nin, Hasan Ferit’in, Abdocan’ın, Ahmet’in ve Berkin’in özgür düşleri içindir. Düşlerimizi gerçekleştirmenin yolu, bugün bizi bir araya getiren özgürlük, eşitlik ve kardeşlik talebinde ısrar etmekten ve her şeye rağmen bir arada ve dayanışma içerisinde olmaktan geçiyor. Biliyoruz ve inanıyoruz ki, bizi eşitlik ve özgürlük ve adalet demokrasi talebimiz bu ülkenin sönmeyecek umududur. Gezi’nin tüm değerlerine ve renklerine sahip çıkarak söylemeye devam edeceğiz. Her yer Taksim her yer direniş. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam.’’

YURTTAŞLAR KÜRSÜDE!

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından önce işçi, esnaf, kağıt toplayıcısı, emekçi kadınlar da kürsüde konuşma yaptı. 49 yaşındaki kağıt toplayıcısı Nusret Uslu ise ‘‘Çekçeğimizi elimizden aldılar. Ekmek bırakmadılar. Pazarlarda artıkları topluyorduk, domates oldu 30 lira, onu da toplayamıyoruz. Bizim yapacağımız hiçbir şey kalmadı. Artık bundan sonra dur demenin zamanı geldi. Gözümüz açıldı’’ dedi.

65 yaşında çalışmak zorunda olan Nazife Canoğlu, ‘‘İki senedir bana gelen yardımlarla ayakta duruyorum. Benim işim emekli. Üç bin lira maaşı var. 1600 lirası kira, 1000 lirası faturalar. Geri kalanı siz hesap edin. Nasıl geçineceğimi bana söyleyin. Benim her iki kalçamda platin var. Beni idama da götürseler aynı sözlerimi başımızdakilere söyleyeceğim. Vatandaşın halini hatrını soracak bir devlet istiyoruz. Garibanların kapısının çalınmasını istiyoruz. Bu sene tamamen karaya vurmuş durumdayım. Yeter diyorum. Bir ekmek, bir kilogram un alamıyoruz. Akşamdan sabaha zam olur mu! Hayatta hiçbir zaman böyle zam ve pahalılık görmedim. Hep yalancılar... Gelin doğru yolu kendimiz bulalım. Kendi hakkımızı kendimiz arayalım’’ diyerek tepkisini dile getirdi.

AZ KALDI, KAZANACAĞIZ

Yurttaşların ardından kürsüye çıkan CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle oldu:

Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Haramilerin saltanatı yıkılıyor. Yaklaşık 5 yıl önce bu meydandaydım. Ankara'dan İstanbul'a milyonlarla birlikte yürümüş, 9 Temmuz'da bu meydanda milyonlarla buluşmuştum. Kimse bu yürüyüşün bir son olduğunu düşünmesin, bu yürüyüş ilk adımımdır demiştim. 5 yıl önce ilk adımını attığımız yürüyüşün finaline yaklaşıyoruz. Az kaldı, bu kentin, bu meydanlarında, sokaklarında, tarlalarında, fabrikalarında, üniversitelerinde, özgürce kucaklaşacağız. Meraklanmayın. Az kaldı.

Söz veriyorum biz kazanacağız. Ülkemiz ağır bir ekonomik buhranın içinde. Bu hakka hukuka adalete sırt çevirmenin, adaletsiz yönetimin sonucudur. Milyonlarca aile ağır yoksulluk içinde geçinemiyor. En değerli gençlerimizi kaybediyoruz. Gençlerimizin yüzde 70’i yurt dışına gitmek istiyor. 550 bini gitti bile. Yalanlardan hepimiz bıktık! Ağızlarını açtıklarında yok efendin 2023, 2071, dış güçler, Almanlar, Japonya bizleri kıskanıyor, anlaşmalarda gizli maddeler var. Bunların tamamı yalan. Çok uzun süredir söyleyecekleri elle tutulur şey kalmadı.

5’Lİ ÇETELERİN KURDUĞU DÜZENİ BOZACAĞIZ

5’li çetelerin kurduğu düzeni bozacağız. Bunların düzenine çomak sokacağız. 5’li çetelere ses çıkarmayanlar iyilikte yarışan belediye başkanlarımıza baskı yapıyorlar. Belediye başkanlarımız kumpasları, entrikaları boşa çıkararak halka hizmetlerini sürdürüyorlar. Kollarımızı sıvayıp hemen çalışmaya başlamak zorundayız. Ekonomiyi yeniden inşa etmek zorundayız. Yolsuzluk yapanların, kul hakkı yiyenlerin kim olduklarına bakmadan kafalarına inmek zorundayız. Saray’ın ve fotoğrafçı suç işleri bakanının elinden yetkiyi aldığımızda, hepsinin, bu beşli çetelerin defterini dürmek zorundayız. Biz birlikte iktidar oluyoruz. Ve ben iktidar olduğumuzda asla değişmeyeceğim, ben neysem oyum!

Akıllı bir ekonomi yönetimi istiyorsanız, Silivri korkusu olmadan konuşmak istiyorsanız, eğitime ve sağlığa güzel bir bütçe ayrılsın istiyorsanız, 128 milyar doların kime satıldığını öğrenmek istiyorsanız, ödediğiniz vergilerin nereye gittiğini öğrenmek istiyorsanız, asgari ücretli açlığa mahkum olmasın istiyorsanız bize katılın.

Bugüne kadar değinmediğim 2 konuya daha değineceğim. Samimi olacağım. Düşündüklerimi amasız, fakatsız sizlerle konuşuyorum;

Bazıları hala öğretilmiş çaresizlikle, bir partinin ve bir parti liderinin halkını dinlemesini bir zayıflıkmış gibi algılıyor. Bir liderin kibar olmaması gerektiğini söylüyorlar. İyi kalpli olmak, iyi olmak, devlet adamı olmak zayıflık gibi gösteriyorlar. Biz birlikte oluyoruz. Biz birlikte iktidar oluyoruz. Ben, iktidar olduğumuzda asla değişmeyeceğim. Ben neysem oyum! Nerede durduğumu biliyorsunuz ve bunu değiştirmek niyetinde değilim. Kibar olmayı, dinlemeyi, anlamayı, dezavantajlı olanların derdine koşmayı değiştiremem. Değiştirmeyeceğim. Tam aksine, inadına koşacağım.

BİR YÜZÜKLE YOLA ÇIKANLAR BU MİLLETİN CELLADI HALİNE GELDİ

İyi insan olmayı zayıflık olarak gösterenler, bir yüzükle yola çıkanlar, bugün milletin celladı haline geldi. Onlar saraylarda fink atıyorlar, millet ise aç! Kendi celladınızı seçmeyin. Bu şov dünyası değil, bu bir demokrasi arayışı. Ciddi olmak zorundayız, vicdanımızın sesini dinlemek zorundayız, ahlaklı olmak zorundayız, ahlaki değerlerimizi yüceltmek zorundayız."

 

twitter takip