Elbette bu zor günleri dayanışma ile geçirdik. Ancak patronların Anayasamızı çiğnemesine, Anayasamızın üzerinde tepinmesine seyirci kalan hükümet bizi daha çok öfkelendirdi. Hürriyet’te bu kıyım yaşanırken izleyenler, Demirören’in sendikanın yetkisini gasp etmek için hayali çalışan transfer etmesine seyirci kalan bakanlık; Türkiye’de örgütlenme özgürlüğü olduğunu, sendikal haklara saygı gösterildiğini nasıl anlatacak?
Bugün bu adliyede 23 gazetecinin işe iade davası başlayacak. Her şey ortada iken; haksız işten atmalar, sendika hakkına saygı göstermeme durumu milyonlarca insanın gözü önünde yaşanmışken, burada hâkimleri haklılığımıza inandırmaya çalışacağız. Bu mu adalet?
45 üyemiz en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda bırakılırken patronların karşısına neden çıkmadı adalet? 45 üyemizin toplamda 550 yıllık emekleri çalınırken patronların karşısına neden çıkmadı adalet?
Geç gelen adalet adelet değildir. Bu süreç daha fazla uzatılmadan tüm çalışanların hakları ödensin, arkadaşlarımız eski işlerine dönsün ve işveren sendika hakkına saygı göstersin. Karamsar değiliz. Bu düzen emin olun böyle gitmeyecek. Demirören de dâhil olmak üzere medya patronları gazetecilerin sendika hakkına saygı duymayı öğrenecek. Emeğimizin karşılığını aldığımız, kalemimizi özgürce kullanabildiğimiz bir medya düzenini hep birlikte kuracağız. Birlikte değiştireceğiz, birlikte başaracağız. Hepimize kolay gelsin arkadaşlar.”
