ABONE OL
Geçen Pazar günü ikinci kez İBB Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu dün gerçekleşecek törenle mazbatasını aldı. İmamoğlu daha sonra Saraçhane'deki belediye binasına geldi.
Buradan İBB Başkanlığı'nı vekaleten yürüten İstanbul Valisi Ali Yerlikaya mührü Ekrem İmamoğlu'na teslim etti. Böylelikle devir teslim töreni gerçekleşmiş oldu ve İmamoğlu resmi olarak görevine başladı.
Ekrem İmamoğlu devir teslim töreninin ardından İBB binası önünde kendisini bekleyen halk ile buluştu. Vatandaşlara seslenen Ekrem İmamoğlu "Şunu bilin seçimin kazananı biz değil, seçimin kazananı İstanbul ve Türkiye’dir" dedi.
Ekrem İmamoğlu'nun konuşması şu şekilde:
Hepininiz çok seviyorum. İyi ki varsınız. Cumhuriyet’e ve demokrasiye inanmanın, geçmişten bugüne tüm değerlerine sahip çıkmanın keyfi içersindeyim. Sizlerle omuz omuza olabilmenin büyük bir keyfini yaşıyorum. Bugün İstanbul’un bayramı. İstanbul’a hayırlı olsun. Birileri saati durdurmak istedi. 31 Mart gecesi durdurmak istedikleri saati millet çalıştırdı. Milletin önünde hiç kimse duramaz. İstanbul bunu ispat etti. (Hak hukuk adalet sloganları atılıyor) Demokrasiye sıkıntı vermek isteyen bir avuç insana millet öyle bir ders verdi ki, “Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın demokrasi” dedi. Bu millete büyük bir özgüven kazandırdı.İstanbul, 23 Haziran’da demokrasiye olan bağlılığını gösterdi. Türkiye herhangi bir Ortadoğu ülkesi değildir.
En barışçıl duygularla sandığa gitmesi bakımdan çok değerli. Ben bu şehrin 16 milyon insanına teşekkür ediyorum, hiç ayrım yapmaksızın. Hep beraber demokrasiyi hiçe sayanları bir kez daha milletçe yok saydık. Yok hükmündedir o bir avuç insan. Eşitiz biz. Zengini, fakiri eşitiz biz. Türk, Kürt herkes eşit. Rum’u, Arnavut’u, Ermeni’si milletçe biriz biz. Sünni’si, Alevi’si hep bir aradayız. 16 milyon bütün hemşehrilerime her zaman hizmet edeceğim. Evladı olduğum, beni yetiştiren ve bugüne getiren Cumhuriyet Halk Partisi’ne teşekkür ediyorum. Genel Başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. İYİ Parti’ye çok teşekkür ediyorum, saygı değer Genel Başkanı Meral Akşener’e teşekkür ediyorum. Her iki il başkanıma, parti üyelerine, milletvekillerine çok ama çok teşekkür ediyorum. Canan Kaftancoğlu’na teşekkür ediyorum. Bu süreçte demokrasiye katkı sundukları için bize destek veren, vermeyen siyasi partilere teşekkür ediyorum. Oylarını almasa da herkese eşitçe hizmet edeceğim. Demokrasiye katkı sunan HDP’li hemşehrilerime teşekkür ediyorum. Ayrıca demokrasiye her ortamda katkı sunarak adaylığını devam ettiren Vatan Partisi adayına da teşekkür ediyorum. Özellikle demokrasiye duruşuyla katkı sunan Saadet Partisi’ne teşekkür ediyorum. İstanbul Gönüllülerine teşekkür ediyorum. İstanbul Gönüllüğü kavramı sadece seçimle kalmayacak. Aynı zamanda bütün İstanbulluları İstanbul Gönüllüsü olmaya davet ediyorum. Haziran ayı itibarı ile kampanyamıza destek olan, yanımda olan kampanya çalışanlarıma, bütün danışmanlarıma, yol arkadaşlarıma herkese çok teşekkür ediyorum. Türkiye’nin yaratıcı insanlarına, Türkiye’nin iş insanlarına, Türkiye’nin emekçilerine, kısacası o büyük kalpleri ile İstanbul’un çocuklarına teşekkür ediyorum. İstanbul’un gençlerine teşekkür ediyorum. İstanbul’un kadınlarına teşekkür ediyorum. Bu şehrin, beyefendilerine, bu şehrin insanlarına, güzel hemşehrilerine teşekkür ediyorum. Bugüne kadar yanımda olan ve bundan sonra da yanımda olacağına inandığım sanatçılarımıza teşekkür ediyroum.
Hepinize şunu söyleyeyim: Ekrem İmamoğlu’nun size söz verdiğim gibi, İstanbul’da israf bitecek, tasarruf başlayacak. Gelir adaleti başlayacak. Hakça, hukuka uygun, eşit bir şekilde İstanbul’un nimetlerini 16 milyona paylaştıracağım. Kendimi bu şehrin insanlarına adayacağım. Sizler için gece gündüz çalışmaya söz veriyorum. Artık zaman kaybetme vaktimiz bitti. Hiçbir lüksümüz yok. Gece gündüz çalışmamız lazım. Seçim bitti. Hepinizin bana yardımcı olmasını istiyorum. Hep birlikte çözüm üreteceğiz. İstanbul’a herkesin gönül vermesini istiyorum. Bana yardımcı olmanızı istiyorum. Hep birlikte İstanbul’da benimle beraber çalışmaya hazır mıyız? Birlikte İstanbul’u ayağa kaldıracağız. İş insanlarına sesleniyorum. İlk etapta, özellikle başta kreş kampanyamız olmak üzere çocuklara destek olmalarını bekliyoruz. Kıymetli dostlar biz bu şehrin inançlarını, kurucu değerlerini hep birlikte var edeceğiz. Şehrin her kesiminin insanlarına saygınlık kazandıracağız. Göreceksiniz, huzur ortamı inşa edceğiz.
Bugün itibarıyla trafikte korna çalmayacağız. Yolda giderken camdan dışarıya çöp atmayacağız. Yere çöp atmayacağız, atanları uyaracağız. Uygar bir şehir olacağız. Otobüste, metroda hepimiz yaşlı bir hemşehrimizi gördüğümüzde, hamileye, engelliye yerimizi vereceğiz. Uygur İstanbullular olacağız. İş ahlakına göre davranmıyorsa, belediyede başka işler peşinde koşuyorsa benim onunla işim olmaz. Liyakatı ile çalışanı başımızın üstünde tutacağız. Bizim kimseyle ayrımımız olmayacak. Biz kaynakları adil dağıtmaya geliyoruz. Şunu bilin seçimin kazananı biz değil, seçimin kazananı İstanbul ve Türkiye’dir.
Benden önce bu şehre iyi işler yapmış kim varsa teşekkür ediyorum. Biz bu şehrin yaşayanlarını barıştıracağız. Siyasette kirli dili yok edeceğiz. Partizanlığı bu binalardan söküp atacağız. Artık liyakat var, adalet var.
Hatamız olduğunda lütfen bizi uyarın. Bizi eleştirin. Bizim arkamızdan başka işler çeviren varsa onlardan da bizi koruyun. Bu şehrin insanları hizmet bekliyor. Biz ne dedik. Kişilere değil, partilere değil biz İstanbul’a hizmet etmeye geliyoruz. Tüm takımlarıyla çok güzel işler başaracağız. Her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel oldu. Kalın sağlıcakla…
