Ahmet Hakan, sokağa çıkma yasağı uygulanacak olan Ramazan Bayramı'nda gazetelerin dağıtımı için eski bir yöntem olan Bayram Gazetesi uygulamasını önerdi.
Hürriyet Gazetesi'nin genel yayın yönetmeni Ahmet Hakan bugünkü yazısında; Ramazan Bayram'ında uygulanacak 4 günlük sokağa çıkma yasağında gazetelerin dağıtım sorununu ele aldı.
Nisan ve Mayıs aylarında haftasonu ev resmi tatil günlerinde uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması günlerinde gazetelerin dağıtım sorunlarını çözemediklerini dile getiren Ahmet Hakan, aynı sorunu bayramda da yaşacaklarını ifade etti.
Ahmet Hakan, yıllar önce Türkiye'de bayramda gazetelerin çıkmadığı ve bütün gazetelerin bir araya gelerek çıkardığı bayram gazetesi uygulamasına değinerek, bu bayramda da böyle bir uygulama yapılmasını önerdi.
Ahmet Hakan'ın yazısı şöyle:
RAMAZAN Bayramı nedeniyle tüm Türkiye’de dört günlük sokağa çıkma yasağının uygulanmasını hararetle destekliyorum.
Bu dört günlük sürecin, virüsün geriletilmesinde çok önemli bir işlevi olacak, buna yürekten inanıyorum.
Fakat gel gör ki...
Bu dört günlük yasak, en çok ama en çok gazetelerimizi etkileyecek.
Çünkü yasaklı günlerde gazete dağıtım sorunumuzu adamakıllı çözemedik.
*
Yıllar yıllar önce Türkiye’de Ramazan ve Kurban bayramlarında gazeteler çıkmaz, gazeteciler tatil yaparlardı.
Bayram günlerinde de bütün gazetelerin katkılarıyla “bayram gazetesi” diye tek bir gazete çıkardı.
*
Hiç sevmediğim, çok tatsız bir uygulamaydı bu.
Çünkü bayram gazetesi, yavan bir gazete olurdu ve okurların gazete okuma ihtiyacını karşılamazdı.
Neyse ki bu gelenek son buldu da okurlar bayramlarda da gazetelerine kavuşmuş oldular.
*
Ramazan Bayramı’nda dört günlük sokağa çıkma yasağı uygulaması getirilmesi, tatsız da olsa o eski geleneği aklıma getirdi.
*
Şöyle diyorum:
Acaba sadece bu bayrama özgü olarak böyle bir şey yapılamaz mı? Sadece bu bayrama özgü olarak yerimizi “bayram gazetesi”ne terk edemez miyiz?
*
Böyle bir şeyin hayata geçirilebileceğine dair en küçük bir umudum yok. Ama yine de yazdım. Üzerinde biraz olsun düşünelim diye yazdım...
Ahmet Hakan'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız
